Şeker hastalığının etkileri

Vücudunuz mükemmel derecede etkin bir makinedir. Kemiklerin, kasların ve organların tümü hem basit hem de karmaşık görevleri yerine getirmek için birlikte çalışır. Ne yazık ki bu makinenin tek bir aksamı bozulursa genellikle bu durum tüm vücudunuzu etkiler.

Şeker hastalığının uzun vadede etkileri vücuttaki sistemlerde ve organlarda farklı komplikasyonlara neden olabilir. Bazı sorunlar hemen kendisini gösterirken bazıları zamanla ilerler ve ileri seviyeye gelene dek kendini göstermez.

Vücudun şeker hastalığı kaynaklı sorunların görülebileceği bölümleri kalp, göz, ayaklar, böbrekler ve diş etlerini içerir. Dolaşım sistemi ve idrar yolu da etkilenen yerler arasındadır. Ayrıca vücut hipoglisemi, şeker ketoasitleri ve ketotik hiperosmolar sendrom gibi daha az bilinen sağlık sorunları için de tümüyle risk altına girer.

Bu sorunlar genellikle yüksek kan şeker seviyeleri, yüksek tansiyon ya da hayati önem taşıyan organlara sağlanan kan akışını azaltan, kan damarlarında artan yağ birikintilerinin sonucunda ortaya çıkar. Bu organların işlevi kademeli olarak bozulur ve en sonunda vücut makinesinin diğer parçalarının da bozulmasına neden olur.

Hipoglisemi, kan şekeri seviyesi normalin altına düştüğünde gerçekleşen bir durumdur. Bu durum aniden ve birçok sebepten olabilir. Bazı diyabet ilaçları insülin düzeyini artırarak kandaki glikoz miktarını düşürür. Öğün atlamak veya alışılmışın üzerinde fiziksel hareket de hipoglisemiye neden olabilir.

Hipogliseminin en sık görülen belirtileri şunlardır:

Terleme
Sinirli olma
Sersemleme hissi
Şaşkınlık
Konuşmada güçlük
Açlık
Titreme
Kaygı
Halsiz hissetme ve uykusuzluk
Kabuslar
Gece aşırı terleme
Yorgun ve şaşkın uyanmak
Göz kararması

Hipoglisemi nöbetini önlemek için, kan şekeri seviyelerini takip etmek ve ayrıca yemeklerin, egzersizin ve ilaçların bu seviyeleri nasıl etkilediğini anlamak çok önemlidir. Tüm diyabet ilaçlarında talimatlara tamamen uyun. Bazı aktiviteler ya da günün belirli saatleri, şeker hastası bir kimsenin hipoglisemi belirtileri yaşamasına neden olabilir. Bu tür tehlikeli krizleri önlemek için bir plan oluşturmakla ilgili olarak bir sağlık uzmanıyla konuşmak önem taşır.

Diyabetik ketoasidoz, kanda büyük miktarda şeker olmasına rağmen vücudun enerji için yağ yakmaya başladığı, yaşamı tehdit eden bir durumdur. Bu durum şeker hastalarındaki yetersiz insülinden ortaya çıkabilir ve vücutta yüksek düzeylerde keton birikimine yol açabilir.

Ketonlar, vücudunuzda yağın parçalanmasının bir yan ürünüdür. Vücutlarında hem çok fazla keton bulunan hem de yeterince keton bulunmayan insanlar, muhtemelen tehlikeli olabilecek durumlarla karşı karşıya olabilirler.

Diyabetik ketoasidoz, şeker hastalığı teşhisi konmuş hastalarda görülen ilk belirtidir. Daha öncesinde şeker hastalığı teşhisi konmuş ve rutin sağlık bakımlarına insülin iğnesini eklemek zorunda kalmış hastalar için de bir uyarı olabilir. Ketoasidoz, tip 1 diyabet hastalarında yaygın, tip 2 diyabet hastalarında ender olarak görülür.

Yaygın görülen belirtilerinden bazıları şunlardır:

Mide bulantısı
Mide ağrısı
Kötü nefes kokusu
Cilt ve ağızda kuruluk
Hızlı ve derin nefes alma
Kasların kasılması
Sık idrar çıkarma

Bu belirtileri yaşayan kişilerin doktorla irtibat kurması gerekir.

Ketotik olmayan hiperosmolar sendrom hem tip hem de tip 2 diyabet hastalarını etkileyen ciddi bir hastalıktır, ancak daha çok tip 2 diyabet hastalarında görülür. Başlıca nedeni keton (vücut tarafından yakılan yağın yan ürünü) bulundurmayan ve sık idrar çıkarma ile vücudun dışarı atmaya çalıştığı yüksek glikoz seviyesidir.

Dikkat edilmesi gereken uyarıcı işaretlerden bazıları şunlardır:

Koyu idrar rengi
Artan susuzluk hissi
Kuru ağız ve kuru cilt
Terlememe
Yüksek vücut sıcaklığı
Görme kaybı
Kafa karışıklığı ve uyku hali
Halsizlik
Kilo kaybı ve rehavet
Halüsinasyon
Bu durum önceki enfeksiyonlardan, glikoz toleransını düşüren ilaçlardan ya da diğer ciddi hastalıklardan kaynaklanabilir. Bu belirtilere sahip bir kişi derhal bir sağlık uzmanına görünmeli ve su kaybını önlemek için bol su tüketmesi gerektiğini unutmamalıdır.

Makinelerin çalışmaları için sık sık kontrole ve bakıma ihtiyaç duydukları gibi, vücudunuz da arada bir bakıma ihtiyaç duyar. Komplikasyonlar listesi ürkütücü olsa da, neye ihtiyacınız olduğunu ve ne yapmanız gerektiğini bilerek makinenizin çalışmasını sürdürebilirsiniz. Glikoz seviyelerinin takip edilmesi, sağlıklı beslenme alışkanlığı, orta düzeyde egzersiz ve ilaç talimatlarına dikkatli şekilde uyulması vücudunuzun en üst performansta çalışmasını sağlayabilir.


Hanci.org sizlere daha iyi hizmet sunmak için çerezleri kullanıyor.
Hanci.org sitesini kullanarak çerez politikamızı kabul etmiş olacaksınız.
Detaylı bilgi almak için Gizlilik ve Çerez Politikası metnimizi inceleyebilirsiniz.